15 Mart 2010 Pazartesi

Arkadaşlarınızla bir kafede sınırların üzerinde gürültücü davrandığınız, herkesin güldüğü eğlendiği bir ortamdasınız. Masada klasik o 1-2 kişi herkesi kırıp geçiriyor, bir kaç kişi de aşırıya kaçar hareketlerde ama kahkahalar durmak bilmiyor... Siz de bir köşede kalmışsınız istiyorsunuz ki ortamda sizin de yıldızınız parlasın, bu kahkahaların kaynağı siz olun. Bir anda kalkıp yan masada ki adamın çatalını çaldınız, garsona bir laf attınız, masadaki menüyü çalmaya kalktınız falan. Aslında çok da düşünceli ve eğlenceli olmayan sadece o anın verdiği ani -ortamdaki ilgi bulutlarından biri de benim üzerimde olsun- kasıtıyla yapılmış bir hareket...

Yüzünüzde yaptığınız "mükemmel" taşkınlık sonrası muzur gülümsemeniz, arkadaşların yüzüne bakıyorsunuz herkes birden susmuş, ortamda hafif gergin karışık bir hava... Ne olmuş olabilir ki, lanet olsun o çok konuşan salak, aptal bir laf etmiş kesin germiş masayı, sizin yaptığınız "mükemmel" komiklikten bihaberler ne yazıktır ki...

NAAAA!!! Yanlış cevap.

X: Ya bu yaptığın hiç hoş değildi biliyorsun di mi?
Sen: Efendim?!!
X: Yani hiç gerek yoktu çok yanlış ve ayıptı.
X'in adi yardakçısı: Evet ben de katılıyorum çok gereksizdi.
Herkes(!): Oooof, bütün eğlencenin şu anda altüst olması, yaa bence özür dilemelisin....

Ama ama nasıl olur. Birden bire saatlerdir terbiyeden nasibini almamış -bizim zamanımızda böyle miydi- gençliği cık cık cık insanlarına dönüşmüştür.

"Yaa ben şey yapmak istememiştim, yani onun için yapmamıştım komik olsun diye... Ben ben özür dilerim!" "Neyse artık yaa her neyse"

Şu dünyanın en iğrenç ötesi lanet olsun ki senaryoları listesinde kesinlikle üst sıralarda yer alır. O anda en azından o gün bir daha toparlanamazsınız. Bir de bunun eve dönüncesi çilesi var ki ah daha da beter: Neden yaptım ki neden of yaaa, Lanet olsun!!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder